• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

BASK Çorum İl Temsilcisi Hayati Çam, Asgari Ücret Tespit Komisyonunca 2018 yılı için açıklanan asgari ücretin 6, 5 milyon kişinin çadırda yaşamaya zorladığını öne sürdü:


'ASGARİ ÜCRETLİLER, ÇADIRDA
YAŞAMAYA MI ZORLAMAKTADIR'




2 Ocak 2017

BASK (Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu)  Çorum İl Temsilcisi Hayati Çam, Asgari Ücret Tespit Komisyonunca 2018 yılı için açıklanan asgari ücretin 6, 5 milyon kişinin çadırda yaşamaya zorladığını ve büyüyen Türkiye’ye yakışmadığını belirterek, açıklamanın insan hakları ihlali anlamına geldiğini söyledi.

Çam, açıklamasında şu hususlara yer verdi:

“2018 yılı için açıklanan asgari ücret brüt 2.029, net 1.603 TL’dir.

Kasım ayı için TÜİK geçim standardı 1.893,90 TL’dir.

TÜRK-İŞ’e göre 4 kişilik bir ailenin Aralık ayı açlık sınırı ise 1.608,13 TL’dir.

Bu durumda, asgari ücret, yine açlık sınırını aşamamış demektir.

Yeni asgari ücret; öncekine göre enflasyon farkının ilavesinden ibarettir.

Yeni asgari ücret; borsa, dolar ve altın yeni rekorlar peşinde koşarken, Türkiye gelişmiş ülkeleri kıskandıracak bir oranla büyürken,  asgari ücretliye büyümeden pay vermeyi reddetmek anlamına gelmektedir.

 

ASGARİ ÜCRETLİ AÇLIĞA MAHKUM

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, işçi temsilcilerinin karşı oyuyla aldığı kararında, 6,5 milyon çalışanı aileleri ile birlikte açlığa mahkum etmiştir.

Açlık sınırı; “Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı”dır, sadece zorunlu mutfak harcamalarını ifade etmektedir.

Bu durumda açıklanan asgari ücret ile 4 kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi mümkün müdür?

Asgari Ücret Yönetmeliğinin 4/d maddesi asgari ücreti; “işçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret” olarak tanımlamaktadır. Yeni asgari ücrete göre net günlük ücret 53,43 TL, aylık ücret ise net 1.603 TL’dir.

Elimizi vicdanımıza koyup düşünelim: Bu asgari ücret ile, Yönetmelikte belirtilen gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçları karşılamak mümkün müdür?

Tanımlamada “eğitim”in bulunmaması bir kasıt değilse açık bir sorumsuzluktur. Asgari ücretle çalışanların çocuklarının eğitim hakkı yok mu sayılmaktadır.

Asgari ücret kararı bu yönüyle açık bir insan hakları ihlalidir.

Komisyon üyelerini;  çocukların eğitim harcamalarının, hele hele başka bir ilde yüksek öğrenimde çocuk okutmanın bedelinin ne olduğu, asgari ücretlinin bunu nasıl karşılayacağını anlamak üzere, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun karara imza koyan üyelerini ve o üyelerin bağlı olduğu birim ve kurumların yöneticilerini, kendilerini asgari ücretle çalışanlar için  ellerini vicdanlarına koyarak empati yapmaya davet ediyorum.

Onları, bir ay boyunca asgari ücretli gibi yaşamaya değil, asgari ücretlilerin nasıl yaşadığını anlamak için düşünmeye davet ediyorum.

 

AÇLIK SINIRI, ÇADIRDA YAŞAYAN
AİLELER İÇİN MİDİR?

Anlaşılan odur ki; Komisyon  asgari ücretlileri, çadırda yaşayan; elektrik, su, eğitim, sağlık, giyim, kültür vb. hiçbir insani ihtiyacı olmayan kişiler olarak değerlendirmiştir.. 

Bu anlayış kabul edilemez.

Bu asgari ücret Türkiye’ye yakışmamıştır, büyüyen ve gelişen bir Türkiye’ye yakışmamıştır.

Bu asgari ücret; IMF’ye borç verecek durumdaki bir Türkiye’ye yakışmamıştır.

Bu asgari ücret; dünyanın 18. büyük ekonomisini temsil eden Türkiye’ye yakışmamıştır.

11 ay harika olan veya harika gösterilen, büyüyen  ekonomi, nasıl oluyor da asgari ücret görüşmelerinin yapıldığı ayda birden bire kötüymüş, dengeler bozulacakmış gibi gösterilerek alınan kararlara gerekçe olarak sunulabilmesini anlamakta zorlanıyoruz.

Memur ve emeklileri bu yaklaşıma pek yabancı sayılmaz

Memurlar ve emeklileri, bu yaklaşımı, iki yılda bir yapılan ve açıkça peşkeş çekildikleri toplu sözleşme pazarlıklarından hatırlıyor ve acı acı gülümsüyor.

Asgari ücretten memur toplu sözleşmelerine uzanan yolda, nedense hep, Perşembenin gelişi Çarşambadan belli olması şaşırtıcı değil midir?

Yaşananlar, çalışanların doğru yapılarda örgütlenmelerinin ve emek örgütlerinin birlikte hareket etmelerinin önemini göstermektedir.

2018 yılının bu açıdan güzel gelişmelere vesile olmasını diliyor, BASK adına, başta memur ve emeklileri olmak üzere tüm çalışanların ve vatandaşlarımızın yeni yılını kutluyorum.' (BSGMEDYA)



234 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP