• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

1990’lı yılların Türkiye’de aydınların kıyım yılları olduğuna dikkat çeken Demirer, gelinen noktada örgütlü cehaletin toplum üzerinde tahakküm kurduğunu öne sürdü


‘90’LI YILLAR AYDINLARIN
KIYIM YILLARI OLMUŞTUR'



25 Ocak 2018
1990’lı yılların Türkiye’de aydınların kıyım yılları olduğuna dikkat çeken Uğur Demirer, 24 Ocak 1980 Kararlarıyla topluma adeta acı bir reçete sunulmaya başladığını hatırlattı.

Atatürkçü Düşünce Derneği Çorum Şubesi’nce düzenlenen Uğur Mumcu’yu anma programında bir konuşma yapan Şube Başkanı Uğur Demirer, ’31 Ocak 1990’da Muammer Aksoy hain bir saldırı ile katledildi. Bu cinayet ile Türkiye yeniden karanlık suikastler dönemine girdi. Muammer Aksoy’un katledilmesi ile başlayan bu dönemde Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Turan dursun, Eşref Bitlis gibi pek çok aydınımız canlarını verirken, aynı dönemde Sivas Katliamı, Başbağlar Katliamı gibi kitlesel cinayetler de yaşandı.’ dedi.




'ÖRGÜTLÜ CEHALET, TOPLUM
ÜZERİNDE TAHAKKÜM KURMUŞTUR'


Örgütlü cehaletin toplum üzerinde tahakkümünü kurduğunu, bunun sonucu olarak bugün Nuh’un oğluyla cep telefonuyla konuşturduğunu öne süren akademisyenlere tanık olduklarını anlatan Uğur Demirer, konuşmasını şöyle sürdürdü:

’12 Eylül faşist darbesi ile Cumhuriyet Devrimi kazanımlarının önemli bir kısmını yitirirken, dönemin devrimci aydınları, gelecek tehlikenin daha büyük olduğunu öngörerek Prof.Dr. Muammer Aksoy önderliğinde Atatürkçü Düşünce Derneği’ni kurdu.

Derneğin kuruluşunun üzerinden 8 ay geçmemişti ki, Muammer Aksoy hain bir saldırı ile katledildi. Bu cinayet ile Türkiye yeniden karanlık suikastler dönemine girdi. Muammer Aksoy’un katledilmesi ile başlayan bu dönemde Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Çetin Emeç, Turan dursun, Eşref Bitlis gibi pek çok aydınımız canlarını verirken, aynı dönemde Sivas Katliamı, Başbağlar Katliamı gibi kitlesel cinayetler de yaşandı.

Bu listeyi pek çok kaynakta görebilsek de ’90’lı yılların karanlık olayları’ adı altında toplanan pek çok yayında, 1990 yılının ilk ayının son günü olan 31 Ocak’ta öldürülen Muammer Aksoy adına rastlayamıyoruz. Bu cinayetler serisi iki binli yıllarda da sürdü. Sonunda Cumhuriyet rejimine kast etme noktasına kadar geldi.

İşte bu cinayetleri topluca lanetlemek ve devrimci aydınları anmak için Uğur Mumcu’nun katledildiği 24 Ocak (1993) ile 31 Ocak (1990) arasında kalan 7 günlük sürede adalet ve Demokrasi Haftası etkinlikleri düzenleyerek şehitlerimizi saygı ve minnetimizi sunuyoruz.


Şüphesiz devrim şehitlerimiz bu bir haftaya sığamayacak kadar çok 1979 yılında katledilen Abdi İpekçi de, Cavit Orhan Tütengil de, Bedri Karafakioğlu da, Bedrettin cömert de, Denizler e, Ahmet Taner Kışlalı da, Necip Hablemitoğlu da, ‘Balyoz-Ergenekon’ kumpas davaları sırasında ölen, onur nedeniyle intihar edenler de devrim şehitlerimizdir.




‘Cumhuriyetin hayatiyetini
tazelemek ve kuvvetlendirmek’
için mutlaka ölmek gerekmiyor'


Ancak gerektiğinde canını seve seve verme cesaret ve kararlılığı gerekiyor. Zaten caniler de hedef olarak bu kararlılıktaki kahramanlarımızı seçiyor.

Tüm devrim şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz. Anıları Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşatma mücadelesinde yaşayacak. Mücadeleleri rehberimiz olacak.’

ADD Şube Başkanı Demirer, Uğur Mumcu cinayetinin aydınlatılması konusunda “namus sözü” verenlerin bu sözlerinde durması gerektiğini de sözlerine ekledi.

(BSGMEDYA/Nihat KARALAR)



395 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP