• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

Ortadoğu’da neler oluyor? İnsanların adım adım ölüme gitmeleri karşısında adeta üç maymunlar mı oynanıyor!


ORTADOĞU'DA (NELER OLUYOR)

ÜÇ MAYMUNLAR MI OYNANIYOR!



Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.

Ne sen bunun farkındasın, 
ne de polis farkında’

Kısacası, ortada bir oyun oynanıyor!

Yeri gelince kanadı kırılan küçük
bir serçeyi yaşatabilmek
için neler yapılmazken,  
Ortadoğu’da insanların adım adım
ölüme gitmeleri karşısında adeta
üç maymunlar oynanıyor!

BİLMİYOR (UZ),
GÖRMÜYOR (UZ),
DUYMUYOR (UZ)!

Aman Allah’ım ne yaman çelişki,
ne yaman duyarsızlık! diyesimiz geliyor.

Ama o bile yaşananlar karşısında
kıfayetsiz (yetersiz) kalacaktır.

Tıpkı Nazım Hikmet’in ‘ceviz ağacı’ 
şiirindeki gibi; bizler de, o ‘sessiz ölüm’lerden habersiz yaşıyoruz.  

Aslında her şeyin de farkındayız, 
ama nedense bunu kabullenemiyor,
kabullenmek de istemiyoruz.

Hiçbir şey olmamış gibi, hani derler
ya ‘şu 3 günlük dünyada’ gün sayarak,
yani yükselen savaş çığlıkları arasında
‘sessiz ölümler’ adlı bir
oyunun seyircileri gibiyiz.

Yanı başımızda süren ateş çemberi,
giderek  büyüyor ve hızla
bize doğru geliyor.

Bunun da farkındayız.

Farkında olmadığımız, bu noktaya neden
ve nasıl geldiğimizdir?

Bu soruya yanıt bulabildiğimiz de
birçok sorunu çözebileceğiz,
ama şu ateş çemberi
içersinde bulunacak yanıtlar ne kadar
sağlıklı olur, siz düşünün!

***

Önce bir canavar yaratıldı!

Yaratılan canavar özenle bezenle büyütüldü.!

Şimdi de o canavar, kendini yaratanları
ve büyütenleri tehdit etmektedir.

Birleşmiş Milletler, NATO, ABD, Avrupa. .

Kısacası, tüm dünya ülkeleri, yaratılan
o canavarı yok etmek için planlar yapmaktadır.

IŞİD Canavarı, öyle kendiliğinden
ortaya çıkmadı ve bugün tüm dünyanın
korkulu rüyası haline tek başına gelmedi.

ABD vb. güçlerin sayesinde getirildi.!

Sırf Suriye’yi parçalamak, Esad’tan
kurtulabilmek için göz yumulan o
canavar, bugün, sadece bölge değil,
tüm dünya için büyük bir
tehlike haline gelmiştir.

***

Sırf bir inat, sırf bir önyargı uğruna
Ortadoğu’yu kasıp kavuran IŞİD
nerdeyse görmezlikten geliniyor…

Varsa yoksa ESAD!

Anlamak mümkün değil.

Ne zaman Ortadoğu’da yaşananlardan
söz edilse (hoş edilmedik gün de yok ya)
aklıma, hemen birazdan
aktaracağım o fıkra gelir.

Değişmez kuraldır.

Kişi, grup, devlet hiç biri farketmez!

İşin içine çıkarlar girince, her şey lafta
kalır, kurallar rafa kaldırılır.

NATO, ABD, Birleşmiş Milletler,..
(listeyi istediğimiz gibi uzatabiliriz) de 
tıpkı padişah ve vezir gibi, ucu kendilerine
dokununca, her şeyi unutmuyorlar mı?

Unutuyorlar.

Olan da hep şu Ortadoğu halklarına
ve birilerinin dümen suyuna girmeye
pek meraklı ülkemize olmuyor mu?

Ne demek istediğimizi sanırım fıkra
bile çok net anlatmaktadır.

***

İŞTE O FIKRA:

‘Memleketin birinde 3 kere camiye
gitmeyeni idam ediyorlarmış.

Usulen idam edilmeden önce
3 dileğini yerine getiriyorlarmış.

Adamın biri 3 kere camiye gitmemiş
ve tabii yakalanmış.

İdam edilmeden önce sormuşlar;

-İlk dileğin ne?

-Vezirin karısıyla beraber olmak istiyorum!

Vezir ‘olmaz’ dese de padişah ‘mecbur’
demiş ve adam vezirin karısıyla beraber olmuş.

İkinci dileği olarak padişahın karısıyla
beraber olmayı seçmiş.

Bu sefer padişah ‘hayır’ dese de
herkes itiraz edince mecbur kalmış.

-Son dileğin ne diye sormuşlar.

Adam, bir vezire, bir padişaha
bakmaya başlamış.

Aradan 5 dakika geçtikten sonra
vezir bakmış ki niyet kötü namus
elden gidecek;

-Ben bunu sanki camide gördüm
gibi geldi, deyince padişah da tasdiklemiş;

-Ne gibisi!

Yanımda kılıyordu ya.’

Yorumu size kalmış!

 ***                                                        

BİR NOT: 
DEĞİŞMEZ(!) BİR TABLO!

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de
sıcak gelişmelere tanık olunuyor.

Ekonomimiz tamamen dış kaynaklı
sermaye çevrelerinin iki dudağı arasında
çıkacak sözcüğe göre belirleniyor.

Hal böyle olunca bağımsızlığımız
da giderek yok oluyor.

Sorunlar dağ gibi birikmiş,
işsizlik had safhaya ulaşmış.

Yurdun dört bir yanında intiharlar,
cinayetler, ölümlü kazalar almış başını gidiyor…

Her gün binlerce esnaf kepenk
kapatıyor, her geçen gün bozulan
gelir dağılımı aileleri vuruyor.

Ve bunların birçoğu her gün tv ekranlarından evlerimize ‘flaş flaş’ spotlarıyla konuk oluyor.

Gazete sayfalarında ise ‘vahşet,
cinnet vs.’ başlıklarıyla yer alıyor.

Bizler de müzmin bir film
seyircisi gibi izliyor veya okuyoruz.

Gerisi…Bildiğiniz gibi:

Ateş düştüğü yeri yakıyor!


YARIN:
ORTADOĞU NASIL BU HALE GELDİ?



476 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP