• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

KESK Çorum Şubeler Platformu adına Eğitim Sen Kadın Sekreteri Nurcan Hasırcı Doğan, 24 Nisan Küresel Dayanışma ve Eylem Günü nedeniyle açıklama yaptı

 

‘EKONOMİK KRİZ VE
GERİLEMENİN 
SORUMLUSU
KAPİTALİST SİSTEMDİR’

24 Nisan 2018
KESK Çorum Şubeler Platformu adına Eğitim Sen Kadın Sekreteri Nurcan Hasırcı Doğan, 24 Nisan Küresel Dayanışma ve Eylem Günü nedeniyle yaptığı açıklamada,  Bangladeş’te işçilerin küçük ücretler karşılığında gayrı-insani koşullarda çalıştırıldığı Rana Plaza binalarının yıkılması sonucu binden fazla kadının ölümü ve pek çok işçinin yaralanmasının üzerinden beş yıl geçtiğini belirterek, haberin dünya çapında şok etkisi yaratırken bu trajediyi kınayan ve zararın tazminini talep eden çok sayıda eylem düzenlendiğini ifade etti.

'24 Nisan Küresel Dayanışma
ve Eylem Günü' 

 ‘Biz Dünya Kadın Yürüyüşü, sadece Bangladeş’te değil küresel olarak ulus-ötesi şirketlerin cezasızlığına son vermek için dünyanın her yerinden toplumsal hareketlerin ve grupların acil çağrısına katılıyoruz.’ diye konuşan  KESK Çorum Şubeler Platformu adına Eğitim Sen Kadın Sekreteri Nurcan Hasırcı Doğan, açıklamasında şunları söyledi:

‘2015 yılında 4. Uluslararası Eylemimiz bağlamında, bu sırada hayatını kaybeden kadınları anmak ve kadın emeğinin uluslararası ekonomik dinamikler içindeki yeri üzerine düşünmek için 24 Nisan’ı Küresel Dayanışma ve Eylem Günü ilan ettik.

Kampanyamızı çeşitli yerlerde harekete geçirip inşa ederken olgunlaşan fikirlerimiz ve analizlerimiz bizi, Rana Plaza felaketi gibi olayların her yerde yaşandığı ve çok çeşitli biçimlerde tezahür ettiği sonucuna ulaştırdı.

Dünya Kadın Yürüyüşü, cinsiyete dayalı işbölümüyle eşitsizlikleri koruyan ve kalıcılaştıran, bir yandan geniş bir ekonomik alan içerisinde kadınları yeniden üretim işine tabi kılıp öte yandan bu emeği görünmez ve değersiz kılan ataerkil kapitalist sistemi kınıyor ve buna karşı mücadelemizi sürdürüyoruz.


Ekonomik kriz ve gerilemenin sorumlusu kapitalist sistemdir. Bu bağlamda Devletin kamu politikalarının koruyucusu ve başta kadınlar olmak üzere yurttaşların sağlık, eğitim, ulaşım, temizlik ve sosyal güvenlik hizmetlerine erişiminin garantörü rolünün zayıfladığına görüyoruz. Bunun yerine, özelleştirmeler yardımıyla kurumları ve hizmetleri ele geçiren şirketlerin gücünün arttığına tanık oluyoruz. Bu şirketler, hizmetleri azamiye düşürüp, bunları bir servet karşılığında sunmaktadır.
Halkın çoğunluğu, özellikle kadınlar, temel haklarını kullanma kabiliyetinden yoksundur.

 

Emperyalist kapitalizmin, halklara ve ülkelere modern sömürgecilik formlarını- ülkelerin işgaline, doğanın ve toprağın, suyun ve orman sistemlerinin sömürülmesine ve metalaşmasına ön ayak olan serbest ticaret anlaşmalarını ve mega-proje yatırımları- dayatarak büyük bir aşama kaydetmekte olduğu bir çağda yaşıyoruz. Yerli halkın yaşam biçimini, kültürünü ve geleneksel bilgelini yok ediyorlar. Kapitalizm için her şeyin bir fiyatı var ve her şey yenisiyle değiştirilebilir. Fakat biz bunun böyle olmadığını biliyoruz!

 

Bu nedenle biz Dünya Kadın Yürüyüşü 24 Nisan 2018 tarihinde yaşamı destekleyen sistemleri savunma kavgamızı sürdürmek için ve emeğimizin ekonomide ve yaşamın sürdürülebilirliğini güvenceye alan bütün sistemlerde oynadığı merkezi rolün kıymetinin bilinmesi için  harekete geçiyoruz. Kadınların kendi içinde, kadınlarla erkeklerin ve insanlarla doğanın bir arada ve dayanışma içinde yaşamasını savunuyoruz.’ /BSGMEDYA.NET




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP