• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

Nice Antik Sahibi Cemalettin Polattaş, Antikacılığın, dünyanın en eski mesleklerinden biri olduğunu söylüyor

ANTİKACILIK ASLINDA
ZAMANA
 YOLCULUKTUR!



ÖZEL HABER/Nihat KARALAR

Antikacılık için;  zamanda yolculuk yapmanın
en güzel yolu diyebiliriz. Antikacılar ise
zamanın değerini bilenler ve kayıp zamanın
izinde olanlar için en güzel meslek ve mekânlardan biridir.
 

Medeniyetin beşiği, Çorum diyor ve Hititlilerle
övünüyoruz, ama bu döneme ait eserleri yeterince
koruduğumuzu ya da tanıtabildiğimizi söyleyemeyiz.
Hititlerden bulunan eserler, genelde bilimsel nitelikte olup,
bunların alım satımı yasaktır. Bunların yeri ise Etnografya Müzesi’dir.”



Hiç bugünlerde yolunuz bir antikacı dükkânına düştü mü, sizi bilmem ama benim yolum sık sık Cemalettin Polattaş’ın Karakeçili Mahallesi Alaybey Sokak No:60, Katipler Konağı karşısındaki Nice Antik’e düşüyor.
Ve geçtiğimiz günlerde bir kez daha uğrak verdiğim Nice Antik’te Cemalettin Polattaş ile antikacılık üzerine uzun uzun sohbet ettik.
Cemalettin Polattaş..
Çorum basın camiasının da yakından tanıdığı bir isim..
Uzun süre Çorum Belediyesi Eğitim ve Kültür Müdürlüğü’nde görev yapan Cemalettin Polattaş, 2010 yılında Yazı işleri Müdürlüğü görevini sürdürürken emekli oldu.Ve ardından ta küçüklüğünden beri, kendi deyimiyle 30-35 yıl önce başlayan antika tutkusunu hayata geçirmek için, Nice Antik dükkânını açtı ve 6 yıldır bu mesleği icra etmeye çalışıyor.

 
ANTİKACILIK PAHALI VE ZEVKLİ BİR İŞTİR..

Sözlerine, 30 yıllık hobisini mesleğe dönüştürdüğünü anlatarak başlayan Cemalettin Polattaş “Çorum’da antikayla ilgilenenlerin sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az. Bu arada il dışından gelen müşterilerimiz de çoğunlukta.
Ben yöresel ürünlerin Çorum içinde kalmasından yanayım. Ama maalesef il dışına gidiyor. Eskicilerle antikacıları karıştırmamak gerekiyor.. Antikada çeşit sınırsızdır. Buraya gelen herkes kendinden bir şeyler buluyor. Bu işi 50 yıl bile yapmış olsanız, hiç karşılaşmadığınız ürünler karşınıza çıkabiliyor.
Günümüzde binlerce çeşit var. Hepsini tanıyabilme ne şansımız, ne de imkânımız var. Geçmişte ise ürün çeşitliliğinde sınır yok. Karşınızda sınırsız bir zaman dilimi var.”
***
Koleksiyoncular ve meraklılar için bilinçli alınan antikalar, bir yatırım aracı olarak da düşünebilirsiniz.
Şimdi olduğu gibi bir eser 3-5 sonra değer olarak birkaç katına çıkabilmektedir.
Eserleri; çoğunlukla çevre il ve ilçelerden temin ediyorum.
Medeniyetin beşiği, Çorum diyor ve Hititlilerle övünüyoruz, ama bu döneme ait eserleri yeterince koruduğumuzu ya da tanıtabildiğimizi söyleyemeyiz.
Hititlerden bulunan eserler, genelde bilimsel nitelikte olup, bunların alım satımı yasaktır. Bunların yeri Etnografya Müzesi’dir.”

‘ANTİKACILIK; BENİM İÇİN 
30 YILLIK
BİR HOBİ VE TUTKU’

'Antikacılık, benim için 30-35 yıllık bir hobi ve tutkudur. Ve geçmişte olduğu gibi halen farklı bir obje kaldırıldığında, parayla ölçülemeyecek kadar mutlu oluyorum.” diye konuşan Cemalettin Polattaş,  Antikacılığın dünyanın en eski mesleklerinden biri olduğunu ve her çağ ve dönemde insanların geçmişi, tarihi araştırdıklarını anlatırken ise şunları söylüyor:

“Ürünlerimizin hepsi tarihi kültürümüzün bir parçasıdır. Antika meraklıları ve kolleksiyonerleri aldıkları ürünü bilinçli bir şekilde alırlarsa aynı zamanda bir yatırım aracı olarak ta değerlendirmiş olabilirler.
Antika yeni üretilmediği için her geçen gün azaldığından değeri artmaktadır. Nasıl kibir ağacı tutan kökleriyse bir toplumu ayakta tutan da tarihi ve kültürüdür. Gerek ekonomik, gerek sosyal anlamda gelişmiş toplumlarda antikaya ilgi daha fazladır. Bu insanlara prestij kazandırmaktadır.”
****



ANTİKACILAR, BİR NEVİ BİLİM ADAMIDIR

“Antikacıları, kolleksiyoncuları ben bir nevi bilim adamı olarak değerlendiriyorum.
Çünkü koleksiyoncular ve meraklıları sahip oldukları eserler hakkında araştırma ve inceleme yapıp bilgi sahibi olmakta ve bu birikimi gelecek nesillere aktarmaktadırlar.
Beni üzen şey; bölgemizdeki eserlerin il dışına büyük şehirlere gitmiş olmalarıdır.
Yasal olarak, alım-satımı yasak olan eserleri almıyor, müzeye yönlendiriyorum.
Her geçen gün ürün bulmakta zorlanıyoruz.
Alıcının eline geçince ya satıyor, ya da kalıyor.
İlimizdeki meraklıların sayısı her geçen gün artmaktadır.
Özellikle de yabancıların ilgisini çekiyor.
Anadolu Antikacılar Derneği üyelerinin organize ettiği aylık pazarlar kurulmakta. Bu pazarlara başta Ankara ve İstanbul olmak üzere ülkemizin değişik yerlerinden gelen esnaf ve müşterilerle alış veriş yapıyoruz.
Eskinin eşyaları, daha doğal, tabii, hilesiz, sanatı, ruhu ve estetiği olan eşyalardır.
Günümüzde ise artık her şey ticari olarak düşünülmekte olup, güzellik ve estetik boyutu öndedir.”
***

‘ANTİKA DÜKKÂNLARINDA 
ANILARIMIZ SAKLIDIR’
 “Antikalara çocukluğumuzda kullandığımız oyuncaklara bakarken, çaldığınız plakları bir bir gözden geçirirken, beyninizin en ücra köşesine saklanmış anıları hatırlarsınız.
Aa o da vardı, bu da vardı derken, zamanın nasıl geçtiğinden habersiz kendinizi unutuyorsunuz.
Dükkân kurulalı 6 yılı geçti.
Devamlı gelenler, esnafa sipariş verenler, ihtiyaçlarını, aradıklarını bulmamız için isteklerde bulunanlar bile oluyor..
***
Bakır kaplar, tepsiler, dokumalar, paylaşılamayan “En iyisi satalım, parayı bölüşelim” denen miras kalan eşyalar, sessiz sedasız burada görücüye çıkıyorlar.
Eski pikaptan, eski plaklardan dinlenesi güzellikte nameler duyuluyor.
Hızla geçen zaman, su gibi harcanan paralarla alınan objelerin şimdiki durumlarına bir bakınız…
İster durup eski sahiplerini düşününüz, ister gülüp geçiniz..
Ama hepsi de aslında Anadolu’nun bir özetidirler”




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI

BİR KİTAP