• Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com
NÖBETÇİ ECZANELER
ULUSAL GAZETELER
BİR KİTAP

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Çorum Temsilciliği, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 26. yılı dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.

  1. İnşaat Mühendisleri
  2. Odası’ndan sert uyarı:
  3. DEPREME HAZIRLIKTA
  4. 26 YILIMIZ KAYBEDİLDİ!
  5.  

  1. 16 Ağustos 2025

17 Ağustos Marmara Depremi’nin 26. yılında açıklama yapan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Çorum Temsilciliği, “Deprem doğal bir olay, afete dönüşmesi ise tamamen ihmalkârlık sonucu. Daha fazla can kaybı olmadan bilimsel ilkelere dayalı yapılaşma hayata geçirilmeli” dedi.

 

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Çorum Temsilciliği, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 26. yılı dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin göz ardı edildiği, geçen 26 yıla rağmen riskli yapı stokunun tespit edilip dönüştürülmediği, bilimsel planlama ve kamusal denetim anlayışının hayata geçirilmediği vurgulandı.

 

  1. DEPREMLER DEĞIL,
  2. İHMAL ÖLDÜRÜYOR

 

Temsilci Yardımcısı Gürkan Akoğlu imzasıyla yapılan açıklamada, 1999 depreminin sadece can ve mal kaybıyla değil, sosyal ve ekonomik etkileriyle de Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri olduğu belirtildi. Marmara Depremi’nin ardından geçen yıllarda deprem tehlikesinin hâlâ başta İstanbul olmak üzere tüm Marmara Bölgesi’nde en büyük endişe kaynağı olmaya devam ettiğine dikkat çekildi.

Açıklamada, 23 Nisan 2025’te Marmara Denizi Silivri açıklarında meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin, “İstanbul depreme hazır mı?” sorusunu yeniden gündeme taşıdığı ifade edildi. Ancak tartışmaların, depremin nerede ve ne zaman olacağına indirgenmesinin yanlış olduğu vurgulandı.

  1. 6 MİLYON RİSKLİ YAPI

 

İnşaat Mühendisleri Odası, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 6 milyon yapının riskli olduğunun tahmin edildiğini, bunun toplam yapı stokunun yüzde 60’ına denk geldiğini hatırlattı. Açıklamada, “Devlet bile bu yapıların depreme karşı hazır olmadığını kabul ediyor, ancak hangilerinin riskli olduğu bile bilinmiyor” denildi.

  1. PLANLAR KAĞIT
  2. ÜZERİNDE KALDI

 

1999 Marmara Depremi’nin ardından hazırlanan raporların 2011 yılında Ulusal Deprem Stratejisi ve Eylem Planı’na dönüştürüldüğü, 2023’e kadar Türkiye’nin depreme hazır hale getirilmesinin hedeflendiği anımsatıldı. Ancak 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerinin, bu hedeflerin gerçekleştirilmediğini açıkça ortaya koyduğu kaydedildi.

Plan kapsamında 2017 yılına kadar yapı stoku envanterinin çıkarılması gerektiği, bunun yapılmış olması durumunda 240 binden fazla binanın tespit edilebileceği ve on binlerce vatandaşın hayatının kurtulabileceği vurgulandı.

 

  1.  
  2. “AFETLER
  3. ÖNLENEBİLİR”

 

Açıklamanın sonunda şu ifadelere yer verildi:

 “ 17 Ağustos 1999’dan 6 Şubat 2023’e, oradan günümüze uzanan süreç göstermiştir ki ülkemiz, depremler karşısında kırılgan bir yapı stokuna, yetersiz planlama anlayışına ve denetimsiz bir yapı üretim sürecine sahiptir. Buna karşılık, bilimsel bilgi ve mühendislik birikimiyle bu sorunların üstesinden gelmek mümkündür. Bunun için ülkemizin hem yetişmiş insan gücü hem de maddi olanakları yeterlidir. Yeter ki toplum yararını esas alan bir anlayışla hareket edilsin; bilimsel verilerle şekillenen bir planlama yaklaşımı benimsenip kamusal denetim etkinleştirilsin.

İnşaat Mühendisleri Odası olarak altını çiziyoruz: Deprem, doğal bir olaydır; afete dönüşmesi ise tamamen insan kaynaklıdır. Bilimsel bilgi ışığında hareket edildiğinde depremler felakete dönüşmez, can ve mal kaybı yaşanmaz. Bu nedenle siyasal irade, yerel yönetimler ve tüm ilgili kurumlar, sorumluluklarını yerine getirmeli; kentlerin planlanmasından yapı üretim süreçlerine, yapı denetiminden kentsel dönüşüme kadar tüm adımlar bilimsel ilkelere göre atılmalıdır.

Toplumun yaşam hakkı, siyasal ve ekonomik çıkar hesaplarına kurban edilemez. Bugün yapılması gereken bellidir: Rantı önceleyen değil, insanı önceleyen bir kentleşme ve yapılaşma anlayışı derhal hayata geçirilmelidir. Yapı denetimi kamusal bir hizmet olarak yeniden örgütlenmeli, meslek odalarının bilgi birikimi ve deneyimli insan gücü sürece dahil edilmelidir.

Depremler kaçınılmaz; ancak afetler önlenebilir. Bu gerçeği görmezden gelmek, binlerce yurttaşımızın hayatına mal olmuştur. Daha fazla geç kalmadan, bir tek insanımızı daha yitirmeden bilimin ve kamusal sorumluluğun rehberliğinde harekete geçilmelidir.' /BSGMEDYA




Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
BİR İMZA DA SEN VER

AİLENİZİN MEKANI

🔴 AİLENİZİN MEKANI..
Yeniyol Mah. Gazi Caddesi Gazi 6 Sokak No: 1 ÇORUM

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI